![]() |
Hyaluronik asit (C14H20NNa11), uzun zincirli bir
polisakkarittir. Bu asit, insan vücudunda bir yapı taşı olarak, her türlü dokuda
( epitelyumdan sinir dokusuna kadar ) ve eklem sıvısında bulunan mucizevî bir
moleküldür. Gözün camsı sıvısı, kıkırdak, eklem sıvısı, alt deri ( dermis ), üst
deri ( epidermis ) ve göbek kordonu gibi vücutta farklı bölgelerde bulunur.
Yüksek molekül ağırlıklı ve negatif yüklü oluşu ona viskoelastik bir özellik
kazandırır. Tabii ve sentetik polimerlerden daha fazla (kendi hacminden bin kat
fazla) su tutar. Horoz ibiği, bebek kordonu ve diğer bazı hayvani kaynaklardan
saflaştırılır; ayrıca, bakteriden fermantasyon ve doğrudan ayırma (izolasyon)
metotlarıyla elde edilebilir.
Hyaluronik asit:
Hyaluronik asit:
- Hücreler arası çimento görevi yaparak hücreleri birbirine bağlar.
- Vurmalara, şoklara karşı tampon veya yastık vazifesi görür.
- Kayganlığı sağlar ve şoku absorbe eder. Esneme ve kıvrılmalarda bağ dokusundaki bütün hücrelerin birbirleri üzerine kaymalarına yardımcı olur.
- Bebek cildinin yumuşaklığı, nemliliği ve gerginliği, bebeğin anne karnında yüzdüğü amniotik sıvının hyaluronik asit bakımından çok zengin olmasına bağlıdır.
- Kıkırdak hücreleri gibi doğrudan kan temini olmayan hücreler için hyaluronik asidin su tutma kapasitesi; bu hücrelerde besinin sağlanması ve atıkların hücrelerden uzaklaştırılması gibi önemli biyolojik fonksiyonların gerçekleşmesine yardımcı olur. Aynı zamanda deri altı dokuların büyümesi, gelişmesi ve tamirinde rol oynar.
- Bu özellikleriyle hyalüronik asit kıkırdak yapısını korumaya ve ağrının azalmasına yardımcı olur, ayrıca eklem iltihabına karşı da faydalıdır.
- Ağız yoluyla kullanılabilmesinin yanında enjeksiyon yöntemiyle de kullanılabilmektedir.
0 yorum:
Yorum Gönder